Tetanos, Clostridium tetani adı verilen bakterinin neden olduğu ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu bakteri, vücuda girdikten 3-15 gün sonra merkezi sinir sistemini etkileyerek kaslarda aşırı kasılmaya, sinir felcine ve solunum durmasına bağlı ölüme yol açabilir.

Tetanos bakterisi özellikle paslı çivi batması, metal bir cismin yaptığı kesik veya toprakla temas sonucu bulaşır.

Tetanosun belirtileri merkezi sinir sisteminin etkilenmesiyle ortaya çıkar ve şunları içerir:

Yapılan araştırmalara göre, tetanosa yakalanan vakaların %30'u ölümle sonuçlanmaktadır.

Türkiye'de tetanos aşısı çalışmaları 1968 yılından beri sürmektedir. Doğumdan sonra bebeklere 2., 4. ve 6. aylarında difteri, boğmaca, çocuk felci ve menenjit aşılarıyla birlikte karma aşı olarak uygulanır. Daha sonra çocuklar 18. ay sonunda, ilköğretim 1. sınıfta ve 8. sınıfta tekrar aşılanır. Toplamda yapılan bu 6 doz sayesinde bireyler 25-30 yaşına kadar korunur.

Hamilelik döneminde de anne adayları 4. ayda ve bu aşıyı takip eden 4. hafta sonunda aşılanmalıdır. Eğer gebeler, çocukluk çağında aşı yapılıp yapılmadığını bilmiyorlarsa aşıları 5. doza kadar tamamlanmalıdır.

Tetanos aşısı, bir süre sonra koruyucu etkisini yitirir. Bu nedenle çocukluk çağında 6 doz aşısı olan kişiler, daha sonra her 10 yılda bir aşıyı tekrarlamalıdır. Yapılan bu aşılara 'pekiştirme aşısı' denir.

Çivi batması, trafik kazası, yaranın toprakla teması gibi durumlar tetanos bulaşı için son derece tehlikelidir. Bu durumlarda ne yapılacağını bilmek önemlidir:

En sık yan etkiler, aşılanma bölgesinde ağrı, kızarıklık gibi lokal şikâyetler ve ateştir. Bu durumlarda genellikle herhangi bir tedaviye gerek yoktur.